| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | all together zf. | hep beraber | ||
|
We're all together right now. Şu anda hep beraberiz. More Sentences |
||||
| Genel | all together zf. | hep birlikte | ||
|
We must never forget that our task here is to build, all together, a Europe based on the freedom of the citizens. Buradaki görevimizin, hep birlikte, vatandaşların özgürlüğüne dayalı bir Avrupa inşa etmek olduğunu asla unutmamalıyız. More Sentences |
||||
| Genel | all together zf. | bir arada | ||
|
The only thing that matters is that we are all together. Önemli olan tek şey hepimizin bir arada olması. More Sentences |
||||
| Genel | all together zf. | hep bir ağızdan | ||
| Genel | all together zf. | cümbür cemaat | ||
| Genel | all together zf. | cümleten | ||
| Genel | all together zf. | hepsi beraber | ||
| Genel | all together zf. | topluca | ||
| Genel | all together zf. | hep birden | ||
| Colloquial | ||||
| Konuşma Dili | all together expr. | cem-i cümle | ||
